26 Ağustos 2013

Sevişmek zararlıdır!!!!

Bugün Okan Bayülgen'in facebook sayfasından önüme düşen bir videoyu sizinle paylaşmak istedim....İyi güldüm de... o değil de buradan ne termodinamik sınav soruları çıkar öğrencilere....


Edit: Termodinamik iş ve enerji etkileşimlerini inceleyen bir bilim dalıdır.... Hatta ve hatta termodinamik size hayattaki birçok şeyin cevabını verir, mesela her şey neden hep kötüye gidiyor derseniz, cevabınız termodinamikteki entropi kavramında saklıdır.... Yani termodinamik dersinde öğrenciler "peki ama bunlar gerçek hayatta ne işimize yarayacak??" gibi sorular sorarlarsa alırlar cevaplarını, otururlar yerlerine.... Her neyse, buyrun videomuz :)






15 Ağustos 2013

Durulanmayan saç bakım spreyi yapmaca....

Şaka değil yaptım mı yaptım...
Geçenlerde yabancı bir blogda gördüm ve biraz araştırdım saçlara neler iyi gelir, ne parlatır diye ve sonra da elimdeki müthiş karışımı hazırladım...
ama itiraf etmem gerekirse azcık hilebazlık yapıp hazırladığım karışımı evde bulunan ve içinde yaklaşık 1/4 oranında kalmış olan Otacı kolay tarama spreyi'nin üzerine koydum....bence güzel de oldu...bu güne kadar hemen hemen tüm sıvı durulanmayan kremleri denemiş biri olarak bence benim yaptığım da çok iyi bir şekilde işimi gördü...gel gelelim malzemelerimize:

Otacı kolay tarama spreyi: dediğim gibi belki çeyreği belki de daha da azı kalmıştı içinde. fısfıslı kutusu da işimi görür diye yaptığım karışımı içinde kalan karışım ile birleştirdim. Sonuç çok daha iyi oldu...bu spreyi su bazlı olup, alkol içermemesi ve bitkisel içeriği sebebiyle tercih etmiştim. Açıkçası memnun da kaldım, ama saçlarım şu son zamanlarda boyadan çok yıprandığı için bu sprey artık saçlarıma yetmiyordu...bana daha fazla bitkisel yağ içeren, saçlarımı nemlendirecek ve kırılmalarını önleyecek bir şey lazımdı...


saf su (deiyonize veya distile): ben bunun için bölüm laboratuvarındaki sudan 500 ml kadar aldım işimi fazlasıyla gördü.... Haaaa diyorsanız biz nereden bulacağız diye hiç üzülmeyin normal su da olur :)

kayısı çekirdeği yağı:  shiffa diye bir markanın kayısı çekirdeği yağını kullandım, aslında bu yağı göz altlarına ve cilde iyi geliyor diye yaklaşık 1 sene önce watsonsdan almıştım. ama yüzde tüylenme yapıyor diye duydum, sonra da ne olur ne olmaz diye kullanmayı bıraktım. (çünkü zaten favori bölgemdeki tüylerden kurtulmak için lazere avuç dolusu para döküyorum, sonsuz bir kıl-tüy döngüsüne girmeyeyim dedim). Her neyse, işte kayısı çekirdeği yağı içerdiği yüksek orandaki A vitamini sayesinde saçlara çoooook faydalıymış. Zaten düşününce kıl-tüy vs...gibi şeyleri azdıran bir yağ, saçıma hayli hayli iyi gelir diye düşündüm :)

argan yağı: ahhhhh argan yağı ahhh....size tavsiyem bu yağı başucunuzdan eksik etmeyin, şahsen ben 2 hafta veya ayda bir bu yağı cilt bakımımdan sonra sürüyorum....inanın pırıl pırıl oluyorsunuz....saçlarda ise pek çok markanın argan yağlı ürünleri mevcut....bu yağda yüksek oranda E vitamini içeriyor....Ben bazen banyodan sonra saç uçlarıma sürerim bu yağı ama sanki öyle yapınca şu sıcak yaz günlerinde saçlarım daha bir vıcık vıcık oluyor, o yüzden karışımıma katmaya karar verdim...

papatya: papatya saç rengini zamanla açmak için kullanılan ve saça parlaklık kazandıran bir ürün. fakat tek başına kullanımının saçları çok sertleştirdiği tarafımdan test edilip onaylanmıştır.papatyayı da zamanında aktardan paket içinde almıştım, bir köşede duruyordu....

elma sirkesi: elma sirkesi de benim ölsem bile kullanacağım bir ürün herhalde. Başka bloglarda elma sirkesi ile saçın son yıkama suyuna katılıp durulanmasının saça parlaklık kazandırdığını okumuştum. Ayrıca kepek sorununa da elma sirkesi bire birmiş.

gelgelim tarifimize....
8-10 adet kuru papatyayı yaklaşık 2 çay bardağı suda iyice kaynattım ve soğumaya bıraktım. bunu içinde çok az kalmış olan otacı kolay tarama spreyi'nin fısfıslı kutusuna boşalttım. İçine yaklaşık 1 tatlı kaşığı elma sirkesi ve 1'er çay kaşığı argan ve kayısı çekirdeği yağını koyup iyice çalkaladım....kokusu da güzel oldu, ve saçıma her yıkama sonrasında uyguladım.... bence sonuçlar çok çoook iyi, artık bundan sonra kendi saç suyumu kendim yaparım.....aaa bu arada içine aloe vera ekstraktı da katmaya karar verdim, onu da ilk rossmann'a gidişimde kapsül halinde olandan alıp bu karışımıma ekleyeceğim.... bu kapsülü bir kere kullanmış ve çok ama çok memnun kalmıştım. hem fiyatı da çok ucuzdu diye hatırlıyorum (3-4 lira civarı) eminim o zaman çok çok daha iyi olacak bu hazırladığım bakım suyum.....Bu arada benim saçlarım çok kuru değil o nedenle yağların miktarlarını nispeten az tuttum,, ama siz saçınızın özelliklerine göre bu oranı arttırıp azaltabilirsiniz....fakat elma sirkesini fazla koymayın, çünkü elma sirkesi hazırlayacağınız solisyonu daha asidik yapacaktır ve saçınızın pH dengesini bozacaktır. O nedenle fazla kaçırmayın....



Bu arada elinizde Otacının spreyi yoksa, elseve, gliss...vs vs pekçok markanın saç suyu var onlar ile karıştırıp da kullanabilirsiniz. Eğer hiç biri yoksa benim tarifini verdiklerimi çay suyu ile karıştırıp kullanın....İnanın sonuçtan çok memnun kalacaksınız....Son olarak her kullanımdan önce iyice çalkalamayı unutmayın :)

Sevgilerimle....
bitha ;)



Denedim ve...

Denedim ve.... köşesinin ilk yazı bendenize ait olduğu için çok heyecanlıyım:)Amacımız bu köşede kullandığımız memnun kaldığımız veya kalmadığımız ürünleri anlatmak. Bir nevi tavsiye köşesi. Bu köşenin ilk ürünü: Oil Control Tissue.



Bu ürünü Gratislerden edinebilirsiniz. Ürünü aynı zamanda blogta yazar olan kardeşimin tavsiyesiyle aldım. Başka markalarda da muadilleri var mı bilmiyorum ama benim görüşüm oldukça olumlu. Bu mendiller aslında pastanelerde poğaçayı sardıkları kağıtlara benziyor. Uygulaması ise direk parlama ve yağlanma olan bölgeye yapılıyor. Üstelik makyaj varken de kullanılabiliyor. Yağlı ve karma ciltler için uygun görünüyor. Üstelik fiyatı da gayet uygun. Yani kısacası; Kesinlikte tavsiye edilir:)



                                             Sevgiler,

                                             xoxo 
                                             Bleu:)

14 Ağustos 2013

Karşınızda seksendoksan

veeeee seksendoksan8090  bloğumuzu açmış bulunuyorum...
bu fikir ayaz bir eskişehir gecesinde bir öğrenci&çalışan kız evinde doğmuştur...bir baktık ki güzellik, bakım, moda, gündem...kısacası hayat hakkında birbirimizle paylaştığımız şeyler epeyi olmuş..."biz neden bunları diğer insanlarla paylaşıp amme hizmeti yapmıyoruz ki??" dedik...

neden seksendoksan8090???? bunu ilerde belki (!) açıklayabiliriz ama şurası kesin;  bu blog sadece makyajdan, ojelerin renginden, argan yağının faydalarından...fln bahseden bir blog olmayacak!!!! (tabi onlar da olacak ;) )

şimdi bloggerlarımıza gelirsek...
2 kız kardeş...biri Ankara'dan diğeri eskişehirden, biri sektörde çalışan yüksek kimya mühendisi diğeri avukat...
sonra 2 yüksek kimya mühendisi daha...biri İstanbul'da diğeri Eskişehir'de akademisyen...ufff doktora yapıyorlar hemde :(
hatta bi ara bu iki genç akademisyen kısaca bi süre aynı evde bile yaşamışlar...
İstanbul'daki akademisyen ile sektörde çalışan mühendis kızlarımız ayrıca aynı sınıftan mezun kankalar...
neyse işte böyle karmaşık bir ilişkiler yumağı...geçiyoruz

kısacası okumuş etmiş, metropol insanları var karşınızda...saksı değiliz...en çok bize soracaksınız, en çok bizi okuyacaksınız...

seksendoksan8090 bu bunaltıcı yaz gecesinde yayın hayatına başlamıştır...buyrunuz efenimmm :))))